yaşarken neden yaşadığını sorguluyor isen.
var olduğunu fark ettiğinde neden var olduğunu da sorgulaman gerek. yürüyorsun
mesela. neden yürüdüğünü bir sorman gerek kendine. en azından şöyle bir
aklından geçmeli. beş n bir k olmasa bile en azından bir adet neden
barındırmalı insan bünyede. ve bu neden arada sırada kullanılmalı. mütemadiyen.
bir şeyin nedenini sormadan önce de fark etmek gerek. yoksa neyin nedenini
sorduğunu bilemezsin. yanlış nedenlere ulaşırsın. yanılırsın. nedenini bildiğin
konusunda. misal ben neden bu kadar neden yazıyorum. bunu bir ara sormalıyım.
yine kendime. başkası buna cevap veremez. çünkü kişiyi anlamaya en yakın olan
kişi yine kendisidir. ve bu en yakın o kadar da yakın değil. aklınızdan bir
mesafe tutun şimdi. işte ondan kesinlikle daha uzak. bu arada ben istanbul ile
chicago arasını tutmuştum. iyi ki gökyüzüne baktığım bir anıma denk gelmedi.
yoksa daha neler neler.
öyle kolay olmasa da başardın diyelim. şu
fark etme işini. diyelim ki vardın farkına. ciddi ciddi. ben yaşıyorum ve bunun
farkındayım diyebildin. ve tut ki bir de neden barındırıyor olasın cebinde. ya
da taşıyorsun diyelim. fazla da zahmete girme. öyle barındırmak filan. işte bu
cebinde taşıdığın yahut zahmete girerek bünyende barındırma işine el attığın
nedeni kullanmak için sıradaki basamak. ikna. bu çok kritik. hem yaşadığın hem
de yaşadığının farkında olduğun konusunda kendini ayrı ayrı ikna etmen gerek.
sadece yaşadığımın farkında olduğuma ikna etsem kendimi diye de düşünme hiç.
ben denedim olmuyor. aynı şey değil. ki olamaz da zaten. düzenli aralıklarla
tekrar ettiğinizde siz de aynı şey değilmiş gerçekten diyecekseniz. inanıyorum.
ikna işimiz de tamam ise. bu bir yerlerdeki nedeni kullanmak için son ve en zor
iş kalıyor geriye. önce yaptığımız, sonra fark ettiğimiz ve nihayetinde ayrı
ayrı bunların olduğuna kendimizi ikna ettiğimiz şeyler ile neden arasından
kendimizi çekmek. en zor kısmı gerçekten de bu. insan kendini engel gibi
görmez. hadi engel olduğunu fark etti diyelim. kendini engel olduğu konusunda
ikna edemez. kritik noktayı geçemez. eşiği aşamaz. geçenler ve aşanlar için örnekler
vermek isterdim. ancak örnek göstermeme kararı aldım. nedenini açıklamak da
malumunuz üzere çok uzun sürecek. neyse. sistemi kısaca tekrarlamış olayım.
yaşa. farkına var. yaşadığına ve yaşadığının farkında olduğuna ayrı ayrı
kendini ikna et. aradan çekil. var ol. fark et. var oluşun ve var olduğunu fark
ettiğin konusunda kendini ikna et. aradan çekil. yürü. farkına var. ayrı ayrı.
ikna et. aradan çekil. giderek lisede ezberlenen formüllere dahi
dönüştürülebilir. fakat burada birkaç farklı değişken var. birincisi olan şey.
ikincisi kendiniz. x. fark et. ayrı ayrı ikna et. kendini aradan çek. ben ancak
bu kadar kısaltmış oldum. fark ettim. ikna ettim. aradan çekildim. tamam tamam.
bunların hepsini yazmamın da nedenleri var.
daha önce sordum kendime. birincisi benim için pratik oluyor. daha hızlı
yazabiliyorum gün geçtikçe. ve umuyorum ki ileride bir işime yarar bu hızlı
yazabilme işi. ikincisi boş vaktim çok. ben de bu işe bulaştım işte. içkim
kumarım yok ama yazım var benim de. ileride bir yerlerde. medeniyetin doğduğu
yerde. medeni kanunlardan birinde. kısıtlama sebepleri arasına bu yazma işi de
eklenmeli bence. üçüncüsü. bir şeyler anlatmayı severim. oldum olası bu böyle.
boş derslerde fıkra anlattırılan çocuk bendim işte. alıştık gitti. sonra yoruldum.
çenem ağrıdı. ses tonum kalınlaştı. ben bile dayanamaz oldum kendimi dinlemeye.
yazmaya karar verdim. belki yüz temel fıkra yazarım. yine ileride. dördüncüsü.
iletişim kurmayı sevmem. haberleşmeyi
severim. ölmediğimi herkes bilsin ama direkt muhatap da olmayalım. bu
tam da bana göre. beşincisi. bütün hayatım başkalarının hayatını izleyerek
geçti. bana sorsalar. yaşadım diyemem. izledim derim. hüznü de izledim ben.
mutluluğu da. kederi de izledim ben. sevinci de. yaşadım diyemem. izledim
derim. yazdıklarımda. kendi hayatımdan en ufak bir şey yok. olmasını çok
isterdim. başkalarının hayatlarını başkalarına anlatmak için yazmayı kim
neylesin. altıncısı. ölümün tadı nasıl çok merak ediyorum. kendim bunu bir kez
yaşayacak olsam da yine kendimce çözümler üretmeye çalışarak daha önceden
tadabilme yolları arıyorum. bu kısım az da olsa diğerleri ile bağlantılı olacak
sanırım. hepsi olmasa da bir kısmı. az birazı. izliyorum. anlatıyorum. sonra da
öldürüyorum. tadına bakıyorum. bir daktilo sipariş ettim. geldiğinde bütün
yazdıklarımı daktilom ile kağıda döküp. günün birinde yakacağım. edebi bir
intihara kalkışacağım. modern sızlanmalarımın eşiğini test edeceğim. ruhumu
hapsettiğim zindanları gömeceğim. küllerini de saklarım belki. yine ileride.
günün birinde. yedincisi. sekizincisi. kendini aradan çektiğinde. nedenlerin
sonu gelmeyecek. göreceksin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder